{ "title": "Metan Bakterileri", "image": "https://www.bakteri.gen.tr/images/metan-bakterileri.jpg", "date": "19.01.2024 22:19:33", "author": "serhat tonbul", "article": [ { "article": "Metan bakterileri, genellikle oksijeni az olan pis sular, bataklıklar ve çöplüklerde yaşarlar. Arkea gurubunda bir bakteri türü olan metan bakterileri, oksijensiz ortamlarda metan gazı üretirler. Metanojen bakteri olarak adlandırılan bu bakteriler dünyada metan gazı üreten tek bakteri türüdür.

Metan gazını nasıl üretirler?

Metan gazı ilk kez yanıcı bir gaz türü olarak İtalyan fizikçi Alessandro Volta tarafından bulunmuştur. Metan yenilenebilir bir enerji kaynağıdır. Metan bakterilerinin yaşadığı alandaki organik madde, fermentasyon yapan asetojenik ve metan bakterilerinin birlikleri tarafından parçalanmaktadır. Metan bakterileri anaerobik besin zincirlerinin sonunda zorunlu anaerobturlar, yaygın karbon ve enerji kaynağı olarak H2 ile CO2 veya formatı kullanırlar. Metan gazı üç aşamada oluşturulmaktadır. Hidroliz, Asit oluşturma ve Metan oluşumudur. Metan gazı üretilirken tavuk gübreleri ve bitkisel atıklar kullanılır. Metan bakterileri son aşamada asetik asidi parçalayarak veya hidrojen ile karbondioksit sentezi sonucunda biyogaza dönüştürürler. Metan üretimi diğer süreçlerden daha yavaş işleyen bir süreçtir. Metan oluşumundaki etkili olan metan bakterileri çevre koşullarından oldukça fazla etkilenirler.

Metan bakterileri için ısı çok önemlidir. Isınınçok yüksek ya da çok düşük olması bakterileri pasif hale getirmektedir. Bu yüzden biyogaz üretiminin gerçekleşeceği reaktör sıcaklığı biyogazın üretimine veya hızına etki etmektedir. Metan bakterileri sıcaklık değişimlerinden de etkilenmektedirler. Reaktörün içerisindeki sıcaklık bekleme süresini doğru ayarlanmalıdır. Bu bakteriler için en iyi pH değerleri nötr veya hafif alkali olanlardır. Ph değeri fermantasyon işlemi devam ederken ortalama 7-7.5 arasında değişir. PH değerinin 6.7 düzeylerine inmesi halinde bakteriler üzerinde toksit etki yapar. Bu durumda asit oluşturucu bakterilerin ise sayısı artarak pH değerinin düşmesine ve metan oluşumunun durmasına neden olabilirler. Bu gibi durumlarda reaktöre organik madde girişi durdurularak asit oranının düşmesi sağlanır. Ph değerinin ayarlanabilmesi için kimyasal maddelerde kullanılabilmektedir. Bu kimyasallardan bir tanesi sönmüş kireç olarak bilinen kalsiyum hidroksittir. Mineral iyonları, ağır metaller ile deterjan gibi maddeler bakterilerin gelişimini olumsuz bir şekilde etkiler. Bu maddelerden birinin ya da birkaçının biyoreaktörlere sızması ile üretimin yavaşlaması veya durması söz konusu olabilmektedir. Tavuk yetiştiriciliğinde yemlerde antibiyotik kullanılması, gaz üretimi için tavuk gübrelerinin kullanıldığı sistemlerde toksik etki yapmaktadır. Bu şekildeki yemlerle beslenen tavukların gübrelerin de antibiyotikler bulunmakta ve bu antibiyotikler metan bakterileri üzerinde olumsuz etki yapmaktadır.
" } ] }